Sana veya orijinal adıyla San’a, güzelliğiyle büyüleyen Batı Asya coğrafyasının en elit şehirlerinden birisidir. O kadar geçmişe uzanan tarihe sahip bir şehir olan Sana, daha önce duymadığınız, bilmediğiniz çok şeyi size sunuyor.
Sana; UNESCO tarafından Dünya Mirası Sit Alanı listesine dâhil edilmiş bir şehir! Komple UNESCO listesinde yer alan büyük bir şehir olan Sana’nın tarihi Nuh Peygamber’e kadar uzanıyor. Hz. Nuh’un oğlu Sam tarafından Sana şehrinin kurulduğu inancı hâkimdir. Öyle ki hem şehir siluetini tamamlayan yapılarda hem de yerel festivallerde bunun izlerini güçlü bir şekilde gözlemleyebilirsiniz.
Bugün eski ve yeni şehir şeklinde ikiye ayrılmış Sana’nın, esas güzelliklerini ve önemini eski şehir bölgesinde görebilirsiniz. Daracık sokakları, Arap mimarisini taşıyan binaları ve camileriyle adeta devasa bir açık hava müzesidir. Her yapının kendisine has güzelliğe sahip olduğu bir şehir olan Sana, karakteristik yapıya sahip bir yerleşim yeridir.
Yemen’in tarihini binlerce yıl öncesinden günümüze ulaşan eserlerle keşfedebileceğiniz bir yolculuğa çıkmak için Sana’daki Ulusal Müze’yi ziyaret etmelisiniz. Ayrıca kendisine has mimarisiyle, bölge yaşamını güçlü bir şekilde hissettiren Al-Saleh Camisi’ni görmeden şehirden ayrılmamalısınız. Sana’dan ayrılmadan önce her bir penceresi, her bir kapısında ince ince işlemelerin bulunduğu mavi güzellik Dar al-Hajar’ı da mutlaka görmelisiniz.
Türkiye’den Yemen’e yapılan tüm seyahatlerde vize şartı bulunuyor. Sana’ya Türkiye’den direkt uçuş olmadığından, Dubai aktarmasıyla şehre ulaşabiliyorsunuz.